SGK Uzmanı: 2025 Asgari Ücret ve Emekli Maaşı İle İlgili Kritik Açıklamalar

Milyonlarca çalışan ve emekli, 2025 yılında alacakları maaş artışlarını büyük bir merakla bekliyor. Özellikle asgari ücret ve emekli maaşlarına yapılacak zammın ne kadar olacağı, 2025 yılı itibarıyla yaşam maliyeti ile doğru orantılı bir şekilde belirlenmesi gerektiği sıkça gündeme geliyor. Sosyal güvenlik uzmanı ve Dünya gazetesi yazarı Özgür Erdursun, maaş artışlarının nasıl belirlenmesi gerektiğini ve hangi faktörlerin göz önünde bulundurulması gerektiğini açıkladı.

Asgari Ücrette Yüzde 50 Artış Talebi

Asgari ücret, Türkiye’de milyonlarca kişinin geçim kaynağı. 2024 yılı itibarıyla 17.000 TL olan asgari ücret, 2025 için de önemli bir artış bekliyor. Çalışan kesim, özellikle yüksek enflasyon oranları karşısında alım güçlerinin ciddi şekilde eridiğini belirtiyor. İşçi sendikaları ve bazı muhalefet partileri, 2025 asgari ücretinin 28.000 TL ile 30.000 TL arasında olması gerektiğini savunuyor.

Öte yandan, işveren kesimi ise daha temkinli bir yaklaşım sergileyerek, asgari ücrete yapılacak artışın yüzde 25 ile 32,5 arasında olabileceğini öngörüyor.

Özgür Erdursun, bu konuda şunları dile getirdi: “TÜİK’in açıklayacağı enflasyon rakamları ve yaşam maliyeti göz önüne alındığında, asgari ücretin sadece oranlı bir artışla belirlenmesi, çalışanların gerçek yaşam giderlerini karşılamada yetersiz kalacaktır. Bu yüzden, yaşam maliyetindeki artışlar dikkate alınarak daha kapsamlı bir zam yapılmalıdır.”

Emekli Maaşlarına Yükseltme: Yaşam Maliyeti Ön Planda Olmalı

Bir diğer merak konusu ise emekli maaşlarına yapılacak artış. Bugün itibarıyla en düşük emekli maaşı 12.500 TL olarak belirlenmişken, emekli maaşlarının da yaşam maliyetine uygun bir şekilde artırılması gerektiği sıkça dile getiriliyor.

2025 için öngörülen emekli maaşı artışı, yoksulluk sınırına yakın olan mevcut maaşlar göz önünde bulundurularak belirlenmeli. Özgür Erdursun, “Emeklilerin maaşları, yalnızca enflasyon farkı ile değil, aynı zamanda gıda ve yaşam maliyetindeki artışlarla doğru orantılı olarak hesaplanmalıdır. Günümüzde emekliler, asgari ücretliler gibi yüksek yaşam maliyeti karşısında büyük zorluklar yaşıyorlar” dedi.

Yaşam Maliyeti Göz Önünde Bulundurulmalı

Erdursun’un açıklamalarında dikkat çeken bir diğer önemli nokta ise yaşam maliyetinin belirleyici bir faktör olarak kabul edilmesi gerektiği. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 20.562 TL, yoksulluk sınırı ise 66.976 TL olarak hesaplanmış durumda. Ayrıca, bekar bir çalışanın yaşam maliyeti de 26.712 TL olarak belirlenmiş.

Bu veriler ışığında, en düşük emekli maaşı ve asgari ücretin, bu rakamlara yakın seviyelere çekilmesi gerektiği ifade ediliyor. Erdursun, “Enflasyon oranı ile maaş artışlarının uyumsuz olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bu nedenle, sosyal güvenlik ve ücret politikalarının sadece oran bazında değil, bireylerin yaşam kalitesini iyileştirmeyi hedefleyecek şekilde şekillendirilmesi gerekiyor” dedi.

Asgari Ücret ve Emekli Maaşı Ne Zaman Açıklanacak?

Asgari ücret ve emekli maaşlarına yapılacak zamlar, her yıl olduğu gibi 2025 yılına girerken açıklanacak. Hükümet yetkilileri, maaş artışlarının enflasyon hedefi dikkate alınarak yapılacağına dair açıklamalarda bulunmuştu. Ancak, 2025 maaş zamlarının belirlenmesinde yaşam maliyetinin ne kadar dikkate alınacağı, çalışanlar ve emekliler için kritik bir öneme sahip olacak.

Sosyal Güvenlik Uzmanlarına Göre Maaş Artışları Nasıl Belirlenmeli?

Sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun, 2025 maaş artışlarının belirlenmesinde tek başına enflasyon oranlarının dikkate alınmasının yeterli olmadığını vurguluyor. Tüm bu gelişmeler ışığında, maaşların hesaplanmasında yaşam maliyeti, gıda ve barınma harcamaları gibi kriterlerin de göz önünde bulundurulması gerektiği öne çıkıyor.

Emekli ve çalışanların yaşam standartlarının iyileştirilmesi için, 2025 maaş artışlarının daha fazla dikkatle ve kapsamlı bir şekilde belirlenmesi gerektiği, sosyal güvenlik uzmanları ve ekonomistler tarafından sıkça dile getiriliyor.